Öteki- Ece Vahapoğlu



Geçtiğimiz günlerde çokça karşılaşmıştım bu kitapla. Konu olarak ilgimi çekmişti ama yinede yazarı açısından kaygılıydım. Dün akşam merakıma yenildim, kıydım paracıklarıma.

Ah kıymaz olaydım. 3 yaşındaki yeğenimin hikaye kitaplarındaki dil ile karşılaştırılabilirdi sanırım yazılanlar. Ama yazara haksızlık etmeyeyim arada öğrendiği çeşitli kelimeleri cümle içinde kullanmaya çalışmış. Sırıtmış olsa da manasını bildiğini anlıyorsunuz.

"Öteki" kitabını tamamen öteki diyarlardan yazmış ece hanım. Karşısındakileri hiç beri çekmemiş/çekememiş. Olmayacakları oldurmuş deyipte Kübra karakterine uygun gördüğü "aşk"ı yadırgayacak değilim. Böyle bir aşk, yada daha doğrusu ilgi var olabilir, bunu sorgulamam bile ama o diyalogları kesinlikle komik bulduğumdan emin olabilirsiniz.

Ah bir de o son! Allahım nasıl bi finaldi öyle, öldüm gülmekten. Zaten kitap önce gelecekten bir diyalogla başlıyor, sonra altı ay geçmişe gidiyor. Sanırım okuyucuya o giriş bölümünün devamında olacak cinsellik içerikli kısmı merak ettirmek için böyle bir yol izlenmiş. Kitabın büyük bir kısmı öteki ile beriki yani esin ile kübranın kaynaşmadan önceki yaşamlarını irdelemekle geçmiş, ama sanırım sonra yazar sıkılmış yazmaktan, çabucak ahbap edivermiş bu ikiliyi. Sonra pat diye de öldürüyordu aslında ama bizim modern kızımız kurtarıverdi sevdiğini, hemde nasıl biliyor musunuz:

Başındaki türbanı açarak!

Hah, işte bende tam burada bir yuh dedim, kapadım kitabı. Zaten hepi topu 3 saat sürmüştü okumak ama yine de üzüldüm harcadığım zamana ve paraya.

Bu kitap kitaplığıma konmayacak kadar basit ve saçma olduğu için ne yapsam diye düşünüyorum. Hani hayrına versem, hayırdan çok hayırsızlık yapmış olurum. En iyisi vereyim kapıcıyada kış aylarında belki kalorifer yakarken ihtiyacı olur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder